Stok Yönetimi: E-Ticaret Envanterinizi Optimize Etmek İçin Tam Kılavuz
Büyüyen online işletmelerden Boeing, Target ve Hershey gibi küresel devlere kadar birçok şirket, etkili stok yönetimi için şu anki sistemi yeterli bulmuyor.
Bir müşteri, istediği ayakkabıyı bulamadığı için çevrimiçi mağazanızı terk ettiyse veya modası geçen ürünleri maliyetinin minik bir yüzdesi kadar fiyata satıyorsanız, bunun nedeni zayıf stok yönetimidir.
Envanter, alacak hesapları ve borç hesaplarına bağlanan tahmini sermayeyle şirketlerin bu sürece daha fazla ağırlık vereceği düşünülür. Ancak inanılmaz bir şekilde, işletmelerin % 43'ü envanterlerini takip etmiyor veya modası geçmiş, manuel bir süreç kullanıyor.
İşletmelerinin çoğunun farkında olmadığı şey, stok yönetiminin yalnızca envanterinizi takip etmek için kullanılan dahili bir süreç olmadığı, doğrudan müşterilerinizle olan ilişkinizi de etkilediğidir.
Stitch Labs'ın İçerik Pazarlama Müdürü Megan Lierley, şunları söyledi:
"Markalar etkin envanter yönetimi ve müşteri sadakati arasındaki doğrudan ilişkiyi zayıflatabilir. Stok yönetimi, işlerinin perde arkasındaki bir plan gibi gözükebilir, ancak bir müşteri yanlış sipariş aldığında ya da stokta kalmadığında bu markayla alışveriş yapmayı kesebilir.”
Stok Yönetimi Nedir?
Stok yönetimi terimi (envanter yönetimi olarak da bilinir), bir şirketin herhangi bir zamanda ne kadar stok bulundurması gerektiğini belirleme süreci anlamına gelir.
Etkili hisse senedi yönetimi, müşteri memnuniyeti ve şirket kârları arasında doğru denge sağlamaya yöneliktir. Ürünlerinizi müşterilerinize satmak için, gelen talep kadar ürününüz olduğundan emin olmak istersiniz.
Stok yönetimi neleri gerektirir?
- Stok seviyelerini takip etmek
- Stok maliyetinin belirlenmesi
- Nakliye, taşıma ve depolama ile ilgili maliyetleri hesaplama
- Depolama yerlerini belirleme
- Geçmişteki satış verilerini analiz etme
- Gelecekteki talebi öngörmek
Pek çok işletme bu işlemin ne kadar akıcı olduğunu anlamakta zorlanıyor. Ekonominin durumu ve halkın değişen talepleri gibi sayısız dış etkenlerin yanı sıra deponuzun büyüklüğü, tedarikçilerinizle olan ilişkiniz ve mevcut sermayeniz gibi dahili faktörlerden etkilenebilir.
Stok Yönetiminin Kısa ve Uzun Vadeli Değeri
İşte dört şirket: Sony, Microsoft, Nintendo ve Atari.
Farklı olan hangisi?
Video oyunuyla özellikle ilgilenmiyorsanız, Atari'yi farklı olarak seçmeniz gayet normaldir. Sony, Microsoft ve Nintendo, 29 milyar dolarlık oyun pazarındaki üç kilit firmadır. Atari, nispeten küçük bir yazılım şirketidir.
Atari’nin, 1970'lerde ve 1980'lerin başında, ev oyun pazarının öncüsü olduğunu bilmeyebilirsiniz. Pong, Space Invaders, Pacman ve Frogger gibi bugüne kadar bilinen en ikonik oyunlardan bazılarını Atari yarattı. 1982'de en çok satan oyun konsolları Atari firması tarafından üretiliyordu.
Şirket, inanılmaz başarısına rağmen, iş dünyasındaki en büyük enflasyon felaketlerinden etkilenerek iflasın eşiğine geldi.
Tüketici talebini tahmin ederken yaşanan mali yanlışlar, şirketin satılmamış milyonlarca yeni oyun ve konsol üretmesine yol açtı. Atari için en büyük sorunlardan biri, E.T idi. Toplam 4 milyon adet üretilen video oyunundan yaklaşık 3.5 milyonu satılmamış envanter veya müşteri iadesi olarak şirkete geri geldi.
Şirket, inanılmaz miktarda stoktaki oyunları depolama ve imha etme masraflarıyla uğraştı ve nihayetinde New Mexico'daki bir depolama alanına atmaya karar verdi. Bu olay 2014 yılında kentsel efsane olarak kabul edildi.
Zayıf stok yönetimi Atari'nin iflasına sebep olmanın yanı sıra, sanayi gelirlerinin 1985 yılına kadar 3 milyar dolardan yaklaşık 100 milyon dolara kadar % 97 düşmesine neden oldu.