E-Ticarete başlarken dikkat edilmesi gerekenler
E-ticaret yatırımlarının büyük bir bölümünün problem yaşayıp kapandığı bir gerçek. Buna rağmen düzgün biçimde işletilen e-ticaret yatırımları, tahmin edilenden çok daha fazla gelir getirmektedir.
Yoğun ve hızlı bir gelişme sergileyen e-ticaret sektörü devasa rakamlara ulaştı. 2010-2013 yılları arasında ABD’de e-ticaret hacmi 167 milyar dolardan 263 milyar dolara yükseldi. Bu rakam, tahminlere göre, ilerleyen yıllarda çok daha fazla büyüyecek. 2017 yılındaki ABD e-ticaret pazarı 392 milyar dolara ulaşacak diye tahmin ediliyor.
E-ticaret, normal bir dükkana kıyasla, çok daha fazla bilgi ve araştırma isteyen bir konu. Yüksek miktarda teknik bilgi, tecrübe ve hatta daha önce başarılı olan insanların tavsiyelerine gerek duymaktadır.
Başlangıçta acele etmeyin
Başarısız olan e-ticaret yatırımlarının çoğunda, internet sitesini hazır olmadan açmak veya aceleye getirme durumuna rastlanıyor. İnternet sitenizi yalnızca bir kez açabileceğinizi ve bunu tekrarlama şansınızın olmadığını unutmayın.
Domaininizi kaydettikten sonra, “yapım aşamasında” gibi bir sayfa koymak kabul edilebilir. Fakat optimizasyon, ürünler, sosyal medya hesapları gibi gerekliliklerin hazır olmaması halinde asla sayfanızı kullanıcılara açmamalısınız.
Kullanıcı odaklı olun
E-ticaretin, müşterilere, dokunma, görme, koklama gibi hisleri sağlayamaması büyük bir dezavantaj. Bu gibi hislerin de alışverişe karar aşamasında kullanıldığını hepimiz biliyoruz. Bu durumun günümüz teknolojisiyle herhangi bir çözümü olmadığını kabul edersek, bu eksikliği başka yollar ile doldurmanız gerekiyor.
İyi ürün fiyatlandırması, ücretsiz kargo, ödeme işlemlerinin kolay olması gibi ufak ayrıntılarla müşterilerinizi mutlu etmeniz gereklidir.
Her şeyi mutlaka test edin
İnternet sitenizi açmadan veya açtıktan sonra olması farketmez, her an, her şeyi test etmek zorundasınız. E-ticaret, bu konuda hata kabul etmez. Özellikle güvenlik için her konuyu kontrol altında tutmalı ve sık sık test etmelisiniz.
Giriş sayfasında bir hackerın hazırladığı görsel bulunan e-ticaret sitesi, müşteriler tarafından bir daha asla düzeltilemeyecek bir imaj kaybı yaşayacaktır. Hiç kimse, en iyi fiyatlara sahip olsa bile, güvenli olmadığını düşündüğü bir yere kredi kartı bilgilerini emanet etmez.
Sosyal medyayla çok ilgilenin
Sosyal medyanın ne kadar gerekli olduğunu uzun uzun açıklamaya bile gerek yok. Müşterileriniz, ulaşılabilir olmanızı ister. Bunu en rahat sosyal medya ile sağlarsınız. Mutlaka sosyal medya kullanın, hesaplarınızı aktif tutun.
Kurumsal hesaplarınız, hem müşterilerinizi sitenize çekecek hem de daha iyi bir marka imajı oluşturmanızda yardımcı olacaktır. Bu konuyla, hiçbir noktasını atlamadan, özenle ilgilenmelisiniz.
Çoğu e-ticaret yatırımcısı, sosyal medya hesaplarının yönetimi için dışarıdan destek almakta. Profesyonel ajanslarla çalışmak, daha iyi bir sosyal medya yönetimi sağlayacaktır. Genelde, bu tarz ajanslar ile çalışmanız önerilmektedir.
Sitenizde sosyal medya butonlarını da kullanmalısınız. “Paylaş” butonları gibi unsurlarla, insanları sitenizi “sosyalleştirmeye” teşvik edin. Bu durum, hem müşterilerin ürünleri birbirlerine tavsiye etmesine hem de marka bilinirliğinizin gelişmesine katkı sağlayacaktır.
Mobil olun, mobile önem verin
2014 yılında, mobil cihazlardan yapılan alışveriş miktarı 204 milyar dolara ulaştı. Bu devasa piyasa, elbette bununla da sınırlı kalmayacak. Goldman Sachs gibi şirketlere danışmanlık yapan, internet ticareti uzmanı Bill Siwicki, 2018 yılında, mobil cihazlarla yapılan alışveriş miktarının 626 milyar olacağını tahmin etmektedir.
İnternet kullanımı artık masaüstü cihazlardan veya bilgisayarlardan ziyade, tablet ve cep telefonu gibi mobil cihazlara kayıyor. Haliyle, e-ticaret piyasası da bundan etkilenecek. İnternet sitenizin mutlaka mobil uyumlu olmasına, mobil cihazlardan kolay şekilde istenen işlemlerin gerçekleştirilmesine dikkat etmelisiniz.
Ticaret artık çok hızlı şekilde internete kayıyor. Bir süre sonra sıradan sokak mağazalarının sonu bile gelebilir. Pazar bu kadar geniş ve çok hızlı bir şekilde gelişirken, rekabet de artıyor. Bu rekabette öne geçmek ve başarılı olabilmek için, mutlaka çok dikkatli olmalı ve adımlarınızı özenle planlayarak atmalısınız. Başarıya ulaşmak zor değil, ancak çok fazla emek istiyor.