Butik Tarzda E-Ticarette Yapılan En Yaygın Hatalar ve Bunlardan Korunmak İçin Püf Noktaları
Günümüzde yaygın internet kullanımı, insanların alışveriş anlayışını da kökten değiştirmiş durumda. İnsanlar bundan kısa süre öncesine kadar alışverişlerini görerek, dokunarak yaparken, günümüzde bu alışverişler alışkanlığı yerini tamamen farklı bir tarza bırakmış durumda.
1998 yılı ve sonrasında doğan, Z nesli olarak adlandırılan, yeni neslin %90’ının internetten alışverişi fiziki alışverişe tercih ettiğini de hesaba katarsak, e ticaret potansiyelinin ne kadar hızlı büyüyeceğini çok net görebiliriz.
E-ticaret piyasası, adeta “altına hücum” akımında olduğu gibi, sürekli yeni dükkanlar ve rakipler ile dolup taşıyor. E-ticaretin bu potansiyelini farkeden her girişimci, ticari yatırımlarını internete kaydırmakta.
İnternette yapabileceğiniz ticaretin en avantajlı yanlarından birisi olan devasa pazarda barınmak kolay olduğu kadar zorluklara da sahip. Çoğu kullanıcı büyük rakipleri kadar stoklu veya çeşitle çalışamayarak, butik ticaret üzerinden ilerlemekte. Fakat pek çok butik e-ticaret macerası hüsranla bitmekte. Butik e-ticaret konusunda, bu hüsranın bir parçası olmamak için bazı konulara mutlaka dikkat etmeniz gerekli.
Araştırmadan satış yapmak büyük bir hata.
İnsanların butik e-ticaret yapan kişileri veya firmaları tercih etmelerinde yatan en büyük sebep, bu satıcı profilinin daha samimi ve yakın gelmesi. Kurumsallıktan uzak ve daha bireysel bir satış politikası izlemeniz sayesinde, müşterinizin güvenini ve ilgisini kazanmaktasınız.
Ancak müşterinizin ilgisini kazandıktan sonra, karşınıza çıkabilecek sorulara ve taleplere hazırlıklı olmanız gerekli. Butik bir satıcının ürün çeşitliliği az olduğu için, müşteriniz sizden ürünleriniz hakkında tam anlamıyla bilgi sahibi olmanızı bekleyecektir. Bu nedenle mutlaka satışını yaptığınız ürünler hakkında tam anlamıyla bilgi edinin.
Asla karmaşık ve dikkat dağıtıcı fotoğraflar kullanmayın.
Butik satıcıların profesyonel yönetmenler veya fotoğrafçılar ile çalışma imkanı genelde olmuyor. Müşteriniz de sizi bu samimiyetiniz için tercih ediyor. Ancak fotoğraflarınızı çekerken, ürün tanıtımlarınıza eklerken mutlaka sade ve anlaşılır görseller tercih edin. Karışık, çok fazla alakasız unsur içeren ürün görselleri, müşterinizi üründen uzaklaştıracak ve satışlarınızı baltalayacaktır.
Başlığınız hayati öneme sahip.
Satmak istediğiniz ürünü en iyi açıklayabileceğiniz 5 kelimeyi belirleyin ve başlığınızda en başta bu kelimeleri kullanın. Yapılan çalışmalarda, müşterilerin ilk okuduğu 5 kelimenin büyük ölçüde ürüne olan bakış açısını değiştirdiği kanıtlandı. Abartıya kaçmadan, dürüst ve net bir anlatımla ürün başlığınızı belirleyin ve sade bir başlık tercih edin.
Açıklamalara özen göstermelisiniz.
Butik satıcıların en sık yaptığı hatalardan birisi, ürün açıklamalarına yeteri kadar özen göstermemek. Bazı satıcılar yalnızca bir satırlık yetersiz açıklamalar girerken, bazıları gereksiz detaylarla müşteriyi sıkmakta.
İşin püf noktası, ürünle ilgili tüm bilgileri, müşteriyi sıkmadan ona anlatabilmekte. Örneğin bir kolye satıyorsanız, kolyenizin hangi materyallerden üretildiğini, ipinin uzunluğunu, ağırlığını, rengini ve buna benzer fiziksel detaylarını mutlaka müşteriye anlatmanız gerekli. Bunu yaparken düz yazı şeklinde yazmak yerine, maddelendirerek anlatmanız yazı kargaşasını azaltacaktır.
Etiketlerinizi özenle seçin.
Satış yaparken, ürününüzün aramalarda öne çıkmasını sağlayan en önemli etmen etiketlerdir. Bu etiketleri özenle seçmeniz, ürününüzün ulaşılabilirliğini, dolayısıyla satışlarınızı direk olarak etkileyecektir.
Ürününüzü etiketlendirirken, ürün hakkındaki tüm bilgileri vermelisiniz. Rengini, üretildiği materyali, eğer vintage bir ürün satışı yapıyorsanız ürüne ait dönemi, minyatür, küçük, orta ve buna benzer etiketler ile ürünün boyutlarını, hatta renginin daha detaylı anlatımını bile etiket olarak girmeniz gerekli. Örneğin mavi renkli bir ürün için, turkuaz, buz mavisi gibi maviyi detaylandıran etiketleri mutlaka kullanmalısınız.
Bununla birlikte; ucuz, satış, indirim, hemen al, gibi spam tarzda etiketlerden kaçınmanız, marka itibarınız açısında önemli bir ayrıntı.